Chrisanki Flood Is Finding Suspense and Serenity on the Seas

Culture

Yaptığı sporun çehresini değiştiren ve adasının halkını temsil eden 22 yaşındaki Saint Lucia'lı yelkenci ile tanış.

Son güncellenme tarihi: 29 Temmuz 2021
Arka Bahçem: Yaşam Amacını Denizde Bulmak

"Arka Bahçem", sporcuların doğayla bağlantılarını ve dengeyi keşfettiği bir seri.

Chrisanki Flood'un ilk profesyonel ada içi yarışı oldukça fırtınalı geçmişti. "Grand Cayman ile Saint Lucia arasında düzenlenen 18 günlük bir yarıştaydım. Hava zifiri karanlıktı. O güne kadar gördüğüm en çetin dalgalarla boğuşuyordum." diyen Chrisanki, sözlerine şöyle devam ediyor: "Telsizden 113 km ötede bir konteyner gemisinin battığını duyunca korktuk ama mürettebatımız kötü havayı atlatmayı bildi. Güneş doğarken teknemizin yanında yüzen bir yunus sürüsü gördüm. Yarışı kazanmadık ama yaşadığımız yolculuk ödülümüz oldu."

Arka Bahçem: Yaşam Amacını Denizde Bulmak

Chrisanki (kısa adıyla Chris), heyecan dolu o yarıştan beri neredeyse hiçbir gününü denizden uzakta geçirmedi. Saint Lucia'lı profesyonel yelkenci Chris, hayatını sudan uzak geçirmek gibi bir seçeneğin söz konusu bile olmadığına inanıyor. Henüz 10 yaşında yelkene başlamış olması da bunu doğruluyor.

Arka Bahçem: Yaşam Amacını Denizde Bulmak

Şaşırtıcı ama yelkencilik ada halkı arasında o kadar da yaygın değil. Küçük ve birbirine sıkı sıkıya bağlı bir grup olan yelkenciler, denizde rakip olmalarına rağmen birbirlerinden ipuçlarını esirgemiyor ve denizde yaşadıkları deneyimlerde ortak payda buluyor. Chris için yelkenciliğin getirdiği durgun anlar, bu aktivitenin bir başka avantajı: "Denizdeyken yarışın kaosunda bile beni hiçbir şey rahatsız etmez. Huzur duyarım, rahatlarım ve amacımı gerçekleştiririm."

Arka Bahçem: Yaşam Amacını Denizde Bulmak

"Tekne, doğanın kendisinden güç alıyor ve seni unutulmaz bir yolculuğa çıkarıyor. Yelkenciliği bu yüzden yapıyorum."

Arka Bahçem: Yaşam Amacını Denizde Bulmak
Arka Bahçem: Yaşam Amacını Denizde Bulmak

Bugün 22 yaşında olan Chris, hayatının yarısından fazlasında yelkencilikle uğraşmış. Yelkenciliğe okuldan sonra yaptığı bir aktivite olarak başlamasının ardından, profesyonel bir gençler takımına katılmış ve onlarla birlikte bütün Karayipler'i gezip regatta'larda (büyük yelkenli yarışları) yarışmış. Chris, "Yelkencilikte performansını zirveye çıkarman zaman alır. Ama denizle kurduğum o benzersiz bağlantı, devam etmemi sağlıyor." diyor.

Arka Bahçem: Yaşam Amacını Denizde Bulmak

Chris'e göre denizde geçirdiği zaman, benliğiyle bağ kurmasını sağlıyor. Günleri, dengeyi korumasını sağlayan rutinler ve ritüellerle dolu. Sabah 6'da uyanıp doğrudan plaja gidiyor ve geride mutlaka bir şey bırakıyor. "Bu, bir numaralı kuralım: Plaja gidiyorsam, tekneye bineceksem telefonumu evde bırakırım." diyor.

Chris şöyle diyor: "Deniz benim için bir tür meditasyon. Beni terapi ediyor."

Çoğu zaman gün doğumunu yakalayabiliyor. Dalgaların ve cıvıldayan kuşların seslerinin eşliğinde meditasyon yapmaya hep vakit ayırıyor. Sudan asla uzak olmadığı için kendisini şanslı görüyor. Yatağından kalkıp plaja gitmesi sadece bir dakikasını alıyor.

Arka Bahçem: Yaşam Amacını Denizde Bulmak

Chris saat 8 gibi işe gidiyor. Yerel bir resort'ta konuklara yelkenciliğin temellerini ve kendi deyimiyle "rüzgarı ve tekneyi hissetme içgüdüsünü" öğretiyor. Bu iş, yelkencilik tutkusunu finanse ederken bir yandan da pratik yapmasını sağlıyor. İşten sonra gün batımı yarışları için mürettebatıyla yakındaki marinada buluşuyor. Yöre halkı ve profesyoneller, 2-5 dakikalık interval yarışlarında yarışmak için burada toplanıyor. Hava durumu Chris'i denize açılmaktan nadiren vazgeçiriyor: "Sağanak yağmur bile olsa açılırım. Sadece deneyimin kendisi için bile olsa her türlü havada denize çıkarım."

"Herkesin bir rolü var." diyor Chris. "Bazen ekibinle senkronize hareket edip onlara güvenmekten başka yapacak bir şeyin olmuyor." Teknede yaşanabilecek pek çok sorun olsa da, eğitimli mürettebatı her şeyin saat gibi işlemesini sağlıyor. Chris gibi onlar da yıllardır bu sporla uğraşıyor. "Profesyonel yelkenci olmak için tekneni tanımalısın, disiplinli olmalısın ve denizi iyi bilmelisin." diyen Chris, bu işi yıllardır yapmasına rağmen hala her yarıştan önce adrenalin patlaması yaşıyor. "Denizde olmak, rüzgarın tekneye can verdiğini görmek her şeye değer." diyor. Bu yerel yarışlar, Grenada'da düzenlenen geleneksel büyük regatta'lara hazırlanmasına yardımcı oluyor. Daha önce podyuma çıktı ama elde ettiği en iyi derece ikincilik. Rekabetçi yelkenci, günün birinde zirveye çıkmayı umut ediyor.

Sahip olduğu bu azim, Chris'in yelkencilik kariyeri açısından büyük önem taşıyor, çünkü işler onun için her zaman kolay olmadı. Yelkenciliğin maddi yükünün ailesine yaşattığı zorluklardan, yelkenciliğin adasında beyazların yaptığı bir spor olmasından ve karşılaştığı ırkçılıktan hiç çekinmeden bahsediyor.

"Başlarken beyaz olmayan üç çocuktuk. Geri kalan herkes beyazdı." diyor Chris. "Bütün gözlerin üzerinde olduğunu hissediyorsun. Bu, biraz cesaret kırıcı bir durum. Ama sonuçta, amacım yeni bir şey öğrenmekti."

Arka Bahçem: Yaşam Amacını Denizde Bulmak

Günün yarışması sona erdiğinde, Chris ve mürettebatı bir şeyler yiyip dinlenmek için plaja geri dönüyor. Canları isterse zıpkınla balık avlıyorlar veya şnorkelle yüzüyorlar. Bazen de Pantime Steel'ın prova yerine gidiyorlar. Bu, Chris'in küçüklükten beri yaptığı bir şey: "Her gün gidip çelik davul dinlerdim. Yeteri kadar büyüyünce bir gruba girdim ve o gün bugündür devam ediyorum." Chris, yelkencilikte olduğu gibi bu aktivitede de önemli olanın ritmik davranmak, sürekli hareket etmek ve çevrendekilerle uyum içinde olmak olduğunu söylüyor ve bu duygunun peşinden koşmayı asla bırakmayacağını ekliyor.

Chris'in performansını yüksek tutmak için akşamları iyi uyuması gerekiyor. Sabah 6'da kalktığı için yatağa erken gidiyor. Yelkencilikte bu kadar ilerlemesini, doğa sevgisinin yanı sıra bu disiplinine borçlu olduğunu söylüyor: "Rüzgarın yelkenleri şişirmesini hissetmek, suda yarattığı hareketi görmek... Tekne, doğanın kendisinden güç alıyor ve seni unutulmaz bir yolculuğa çıkarıyor. Yelkenciliği bu yüzden yapıyorum."

Yazan: Jiya Pinder
Fotoğraflar: Kia Islam

Yazılma tarihi: Eylül 2020

Orijinal yayınlanma tarihi: 2 Ağustos 2021