Koçlardan Tavsiyeler: "Bazı Sporcularını Kayıran Bir Koça Karşı Ne Yapılabilir?"
Rehberlik
Haksızlığa uğradığını düşünen genç yüzücü, North Carolina Üniversitesi koçu Courtney Banghart'tan kendisine yol göstermesini istiyor.

"Koçlardan Tavsiyeler", zihnini oyunda tutmanı sağlayan öneriler bölümü.
Soru:
Koç,
Bir süre önce yeni bir yere taşındık. Yeni bir liseye başladım ve yeni bir yüzme koçum var. Eski okulumda koçumla aram çok iyiydi. Güçlü bir takım ruhumuz vardı. Ama yeni okulumda işler farklı. Takım arkadaşlarım bana hep iyi davranıyor ve yabancılık çekmemem için çabalıyor. Ama eski okulumdaki aile hissi burada yok. Orada birbirimizi ortaokuldan beri tanıyorduk. Benim sorunum koçumla. Beni görmezden geldiğini hissediyorum. Sanki yıldız yüzücüleri var ve ben onlardan biri değilim. Evet, eski okulumda olduğum gibi ilk üç yüzücü arasında kesinlikle değilim. Ama yine de iyi bir yüzücüyüm ve daha iyi olabileceğimi biliyorum. Bunu başarmam için koçumun bana yardımcı olması gerekmiyor mu?
Kayırmacılıkla Tanışan Biri
16 yaşında, yüzücü
Cevap:
Her koçun favori oyuncularının olduğu kesinlikle doğru.
Ama kesinlikle sen de koçunun favori oyuncularından biri olabilirsin.
Ben de her zaman koçumun favori oyuncusu olmadım. Lise birinci sınıfta hiç sportmen değildim. Bazı tenis maçlarında voleyi kaçırdıktan sonra raketimi fırlattığım oldu. Aklı başında hiçbir koç böyle bir davranışı ödüllendirmez. Ama rolüme alıştıkça koçlarımın gözlerindeki değerimin korttaki performansımdan ibaret olmadığını anlamaya başladım. Asıl önemli olan şey, takıma yaptığım katkıydı.
Diğer oyuncuları yukarıya çıkarabilirsin. Öğrenmeye hevesli, coşkulu olabilirsin. Bir rolün en iyisi olabilirsin.
Şu anda hassas bir durumda olduğunun farkındayım. Zorlanıyorsun, çünkü takımının yapısını, dilini, alışkanlıklarını bilmiyorsun. Geride kalan o aile hissini özlüyorsun. Hayattaki değişikliklerin ne kadar zor olabileceğini kendimden biliyorum. Lise basketbol takımındayken üç kez yılın oyuncusu seçilmiştim. Ama Dartmouth'taki ilk senemde sıfırdan başlıyormuşum gibi hissettim. Ne kadar çok çalıştığımı, coşkulu ve enerjik olduğumu, onlara yardımcı olmaya hazır olduğumu yeni takımıma kanıtlamak zorunda kaldım. Ama bir ay sonra beni çözdüler.

Peki, sen takımına nasıl bir katkı yapacaksın? Takımında nasıl bir rol oynayacaksın? Diğer oyuncuları yukarıya çekebilirsin. Öğrenmeye hevesli, coşkulu olabilirsin. Bir rolün en iyisi olabilirsin. Bunlar hem takım arkadaşlarınla daha güçlü bir bağ kurmana yardımcı olacak hem de koçunun "favorileri" arasına girme ihtimalini artıracaktır.
Böyle bir sorunla başa çıkmada tavır çok önemlidir.
Pozitif takım kültürüne katkıda bulunan ve kazanmama yardımcı olan herkes "favoriler" listeme girer. Turnikeleri iyi olmayan bir basketbolcum antrenmandan sonra kalıp 10 turnike atarsa bu gözümden kaçmaz. Bir oyuncum varını yoğunu ortaya koyduğu zaman bunu fark ederim. Takım arkadaşlarına nasıl davrandıklarını, kimlerin birbirini tebrik ettiğini görürüm. Kimin otobüste sona kaldığını da görürüm (Lütfen sen öyle olma). Doğrusunu söylemek gerekirse bir takımın başarısı oyuncularının birlikte çalışabilme kabiliyetine çok bağlıdır.
Yeni takımına tamamen alışman biraz zaman alabilir. Sabırlı olmaya çalış. Böyle bir sorunla başa çıkmada tavır çok önemlidir. Ben olsam şöyle düşünürdüm: "Bu sorunun üstesinden nasıl geleceğim? Başarmak için ne yapacağım?" Herkesin ilk düşüncesinin bu olmadığını biliyorum. Takıma negatif bakış açısıyla gelip "Oynayamıyorum. Asla oynayamayacağım." diyen çok oyuncum oldu. Onlara hep şunu dedim: "Bunu ben söylemiyorum, sen söylüyorsun. Buna sen neden oluyorsun." Yani, "Kimse beni sevmiyor." diyerek antrenmanlara gidersen bu dediğin muhtemelen gerçek olur.
Kendine çizdiğin bu negatif resmi pozitife çevirmek de gene senin elinde. Bunu yapacak gücün var. Her şeyin sana karşı olduğunu düşünmek yerine fırsatların farkına var. Yeni bir takımda kendini baştan yaratma şansına sahip olursun. Farklı bir kategoriye veya stile odaklanabilirsin. Daha hızlı bir yüzücü olmaya karar verebilirsin. Hatta eski takımında olduğundan farklı bir takım oyuncusu olabilirsin.
Her şeyin sana karşı olduğunu düşünmek yerine fırsatların farkına var.
Bunları yapmak koçunun değil, senin elinde. Dışarıdan onay bekliyorsun ama senin de farkında olduğun gibi, şu anda bu onayı alamayabilirsin. En güvenilir destek kaynağın sensin ve sportif kariyerin boyunca bu böyle devam edecek.
"En büyük destekçin kim?", "Sana en iyi davranan kim?" sorularına yanıt olarak anneni veya en iyi arkadaşını söylersen sana şunları sorarım: "Neden sen değilsin? Neden en büyük destekçin başka biri? Neden kendine iyi davranmıyorsun?" Bu sorular çok kolay ama öğrettikleri ders de bir o kadar zor ve önemli. Neyse ki kendine hak ettiğin gibi davranmaya başlamak için hala bolca zamanın var.
Kendinin favori sporcusu ol. Bunu yapabilirsin.
Koç Banghart
Courtney Banghart, North Carolina Üniversitesi'nin baş kadın basketbol koçudur. Daha önce Princeton'da baş koç olan Banghart, 2015 Naismith Yılın Milli Koçu unvanını aldı ve 2017 ABD Kadın Basketbol U23 Milli Takımında asistan koç görevini üstlendi. Darmouth'da lider bir oyuncuyken Banghart, üç sayıya yönelik kariyer liderliğinde hala kimsenin üstüne çıkamadığı Ivy League rekorunu kırdı. Kendisi aynı zamanda Women's Basketball Coaches Association ve NCAA Women's Basketball Oversight Committee'nin yönetim kurullarında yer alıyor.
Spor veya fitness'ta zihin yapısının geliştirilmesi hakkındaki sorunu askthecoach@nike.com adresine e-postayla gönder.
Çizen: Harrison Freeman

Kendini İleriye Taşı
Zihin yapısı, hareket, beslenme, güç toplama ve uyku hakkında uzmanlarca desteklenen rehberlik içeriklerine erişmek için Nike Training Club uygulamasına göz at.
Kendini İleriye Taşı
Zihin yapısı, hareket, beslenme, güç toplama ve uyku hakkında uzmanlarca desteklenen rehberlik içeriklerine erişmek için Nike Training Club uygulamasına göz at.